“Servant” tartışması büyüyor: Shyamalan’dan kopyalama iddiasına yanıt
M. Night Shyamalan, Servant Dizisi ve Telif Hakkı Tartışması
M. Night Shyamalan, Servant dizisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Ünlü yönetmen, meslektaşı Francesca Gregorini’nin The Sixth Sense filminden alıntı yapmış olabileceğini ima etti.
Shyamalan, Servant dizisinin 2013 yapımı bağımsız film olan “The Truth About Emanuel” ile ilişkisinin olmadığını belirtti. Yönetmen, yaşanan telif hakkı anlaşmazlığının tamamen yanlış anlamadan kaynaklandığını ifade etti.
Beyazperde’de yer alan habere göre; Shyamalan, “Bu suçlama, yaptığım her şeyin tam zıddı ve temsil etmeye çalıştığım her şeyin karşıtı” şeklinde konuştu ve ‘kopyalama’ suçlamasına “Kesinlikle hayır” yanıtını verdi.
“Filmimi alıp yeniden yapmışlar”
Gregorini, Apple TV+ dizisi Servant’ın yayımlanmasından kısa bir süre sonra projenin kendi filminden önemli unsurlar içerdiğini iddia etmiş ve Apple, Shyamalan ve diğer yapımcıları dava etmişti. Dava, Kaliforniya’da federal mahkemede geçtiğimiz hafta başladı.
23 Ocak Perşembe günü verdiği ifadede, Gregorini’nin dizinin fragmanını gördüğünde şoke olduğunu ve “Gördüğüme inanamadım. Aslında filmimi alıp, yeniden yapmışlar gibi görünüyordu” ifadelerini kullandığını belirtti.
“Herkes bu çekimleri yapabilir”
Shyamalan, Servant dizisini yapımcılığını üstlendiğini ve ilk bölümü yönettiğini belirterek, “Gregorini’nin filmine bu ayın başlarına kadar hiç göz atmadım. Filmi izlediğimde ‘içindeki her şeyin başka filmlerden alındığını’ keşfettim. The Truth About Emanuel’deki bazı çekimleri kendi filmim The Sixth Sense’deki çekimlerle karşılaştırarak gösterdiler. Gregorini’yi hırsızlıkla suçlamıyorum, tüm sinemacılar ortak bir dil kullanır. Bu çekimler benim malım değil. Herkes bu çekimleri yapabilir. Hepimiz, Hitchcock ve Kubrick’ten önceki ve sonrasındaki bir öğrenme sırasının parçasıyız. Onlar bunu icat etmedi, onlar da öncekilerden öğrendi ve bu döngü devam ediyor” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Şans ve ruh burcunuzu biliyor musunuz? | ‘Kısmet ve Niyet’in yazarı Hakan Kırkoğlu anlatıyor